Breaking News

İnce: Çılgın Türklerin duygu dünyasını anlamanız gerekiyor

ANKARA (İGFA) – Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, 14 Mayıs’ta yapılan Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerine ilişkin sosyal medya üzerinden açıklama paylaştı.

Siyasetçilerin görevinin, yaşadığı toplumu önce anlamak, sonra da topluma sundukları öneriler doğrultusunda seçmeni ikna etmek olduğunu belirten İnce, toplumu anlamadan siyaset yapmanın mümkün olamayacağını vurguladı. Seçmenin duygu ve düşüncelerini anlamanın, onlara kulak vermenin siyasetçinin önceliği olması gerektiğinin altını çizen İnce, “Size oy vermeyenleri cahillikle, bilgisizlikle kendisini makarna ve kömüre satmakla suçlarsanız gideceğiniz pek fazla bir yer yoktur” dedi.

“PKK VE FETÖ İLE VERİLEN GÖRÜNTÜLERİN GÖRMEZDEN GELİNECEĞİNİ DÜŞÜNMEK MİLLETİ TANIMAMAKTIR!”

Bin yıldır bu toprakları kendisine yurt edinme çabasında olan bu insanların tarihin derinliklerinden gelen düşünce mirasını anlamadan siyaset yapılamayacağını öne süren İnce, “Anadolu’da kalmak için Haçlı Sefer-lerine karşı duran bu millet, çok değil 100 yıl önce bu topraklar-dan sökülüp atılmanın mücadelesini verdi. Balkanlardaki, Kafkaslardaki ve diğer Osmanlı bakiyesi yerlerdeki Türklerin son kalesi, gidebileceği son yurdu Anadolu’dur. 15 Temmuz 2016 günü tankların altına yatan, mermilerin üzerine atlayan, uçaklar kalkamasın diye ekinini gözünü kırpmadan yakan ‘Çılgın Türklerin’ duygu dünyasını anlamanız gerekiyor. Bu milletin en önemli önceliği vatanını savunmaktır. O nedenle ‘her Türk asker doğar’, o nedenle ‘Ordu peygamber ocağıdır’ o nedenle bu toplum Atatürk’ten vazgeçmez ve onu her daim derin saygı ve sevgi ile anar. Bu toprakların insanı 1000 yıldır kıyamda ve vatan savunmasındadır. PKK’yı ve uzantılarını, FETÖ’yü ve işbirlikçilerini haklı olarak vatanına tehdit olarak görmekte ve onlarla ne pahasına olursa olsun mücadele edilmesini talep etmektedir. Ekonomideki olumsuzluklardan, depremden medet umarak milletin bu reflekslerini görmeden vatanına tehdit olarak gördüğü PKK ve FETÖ ile verilen görüntülerin görmezden gelineceğini düşünmek milleti tanımamaktır” ifadelerini kullandı.

“MİLLETİ ANLAMAK İÇİN SAHADA OLMANIZ GEREKİR”

Savunma sanayinde yapılanların, SİHA, İHA, gemi ve uçak çalışmalarının uyandırdığı hisleri görmemenin, bunların karşısında gibi görünmenin milleti hiç tanımamak olduğunu vurgulayan Muharrem İnce, “Salon siyasetçileri bunları duymaz, anlamaz ve bilmez. Milleti anlamak için sahada olmanız gerekir” dedi.

Kendisinin 3 yıldır karış karış bu toprakları gezdiğini ve milletin bu iktidardan bıktığını ama bu muhalefete de güvenmediğini, her seçim öncesi olduğu gibi bu seçim öncesinde de “yalancı cennet” hikayeleri uydurulduğunu, ilk turda seçimin alınamayacağını söylediğini anımsatan İnce, siyasetin, toplumun sesini duyurmak için yapılması gerektiğini belirterek, seçeneklerin olmadığı bir seçimin demokratik bir seçim olamayacağını, seçenek sunmayı oyları bölmek olarak sunmanın ise bir dayatma olduğunu vurguladı.

“İKİ TURLU SEÇİMDE OYLARIN BÖLÜNMESİ SÖZ KONUSU DEĞİLDİR”

İki turlu seçimde oyların bölünmesinin söz konusu olamayacağını aktaran İnce, anketlerin sipariş üzerine açıklanan sonuçlar olduğu yönündeki değerlendirmesini anımsatan Muharrem İnce, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“Ne söylediysem dinlemek yerine, muhalefet var gücüyle sesimi kıs-maya, beni oyundan düşürmeye çalıştı. Seçim alınıyor da ben engelliyormuşum gibi bir algı yaratıldı. Yurt dışına kaçmış PKK’lılar, FETÖ’cüler ile yıllarımı verdiğim CHP içindeki bazı yöneticiler işbirliği halinde sosyal medya üzerinden siyasi tarihe geçecek bir iftira ve karalama kampanyası yaptılar. Bunlar herkesin gözü önünde olduğu halde bu hayasız akını bir sözle durdurabilecekler görmezden ve duymazdan geldi. Oturdukları yerden sadece tweet atarak, sadece şikayet ederek, sadece Whatsapp gruplarında tartışarak memlekette dönüşüm yapacağını zanneden tatlı su muhalifleri, sanatçılar, yazarlar hep bir ağızdan adaylıktan çekilmemi talep etti. Ben de çekildim. Bazılarına göre adaylıktan çekilmem siyasi olarak intihardı. Bunu göze aldım. Çünkü çekilmeseydim bugünkü manzaranın tek so-rumlusu ilan edilecektim. Şimdi herkes ‘Muharrem İnce haklıymış’ diyor. Evet ama ‘Ba’de harabil Basra’ (Basra harap olduktan sonra).”